FUTBOLSEVERLERİN KUTSAL AYI GELDİ ÇATTI
Rusya 2018’de bizi neler bekliyor?
(Bu yazı 13 Haziran 2018 tarihinde Diken.com.tr adresinde yayınlanmıştır.)
FIFA Dünya Kupası 14 Haziran – 15 Temmuz tarihlerinde Rusya’nın ev sahipliğinde düzenleniyor. Dört yılda bir yapılan bu futbol festivalinde her seferinde olduğu gibi finallere yürüyen favoriler, sürpriz çıkış yapan takımlar ve hayal kırıklıkları yer alacak. Yedi kıtadan 32 milli takım dünyanın en iyisi olmak için yarışacak. Sahadaki kıran kırana mücadelenin yanı sıra Rusya 2018’de bizi siyasi ve sosyal baskı altında bir konjonktür de bekliyor.
Sahadaki futbol ile saha dışı faktörlerin yarış halinde olacağı turnuva Rusya için aynı zamanda bir ‘yumuşak güç gösterisi’olacak.
Futbolun klişeleri arasında çoktan girmiş olsa da “Futbol asla sadece futbol değildir” sözü Rusya’da düzenlenecek Dünya Kupası’nı açıklamak için biçilmiş kaftan gibi duruyor. Dünya siyasetinde her daim ABD ile yarış halinde olan Rusya, bu turnuva sayesinde tüm dünyaya ‘en büyük’ olduğunu gösterme şansına sahip. Uluslararası yüzlerce basın mensubunun gözü önünde düzenlenecek başarılı bir organizasyon, kamuoyu algısına büyük katkı sağlayacak. Ancak son yıllarda özellikle spor alanında patlayan skandallar bu meşruiyet savaşını hayli zorlaştırmış durumda.
Dünya Kupası ev sahipliği: Yumuşak güç gösterisi
Sepp Blatter başkanlığında 2 Aralık 2010 tarihinde toplanan FIFA yönetim kurulu, 2018 Dünya Kupası’nın ev sahibi ülkeyi seçmek için oylarını verirken Rusya hükümeti henüz ne ‘kurumsal homofobi’ ne de ‘sistematik doping’ ile suçlanmıştı. Hatta dönemin Spor Bakanı Vitaly Mutko, Başkan Putin’in özel talebiyle güçlü bir başvuru dosyası hazırlamış ve rakiplerini geride bırakarak kupaya ev sahipliği hakkını kazanmıştı.
Özellikle Soğuk Savaş dönemi sonrası en etkin uluslararası‘yumuşak güç’ göstergelerinden biri de olan ‘uluslararası spor yarışmalarına ev sahipliği yapma’ hususu, Putin’i oldukça memnun etmiş olacak ki, spor bakanlığı yaptığı dönemde patlayan doping skandalına rağmen Mutko 2016 yılında başbakan yardımcılığı görevine atanacaktı.
LGBT hakları ve doping
2013 yılında LGBT haklarını fazlasıyla ihlal eden bir yasanın Putin tarafından hayli desteklenerek kabul görmesi ve bu yüzden bazı sporcuların 2014 yılında Sochi’de düzenlenen Kış Olimpiyatları’na katılmamaları, Rusya’nın uluslararası spor kamuoyunda ciddi şekilde eleştirilmesine sebep olmuştu.
Ardından, gene Sochi bağlantılı olarak Rusya’nın sistematik doping yaptığı da ortaya çıkmış ve birçok Rus sporcu ceza alıp 2016’da Rio’nun ev sahipliğini yaptığı Yaz Olimpiyat Oyunları ve Paralimpik Oyunları’na katılamamışlardı. Üst üste gelen bu iki skandal Rusya’nın ev sahipliği yapacağı 2018 Dünya Kupası’nı bir kat daha önemli hale getirdi.
Tarihin en zayıf Rusya kadrolarından biri
Putin’in özellikle uluslararası başarılar sağlayan Rus sporcuların ve spor takımlarının başarılarını siyaseten güçlü kalmak için kullandığı biliniyor. Zaten sadece Putin değil bu yöntemi ‘tek adam’ yönetimine maruz kalan ülkelerin çoğunda görebiliyoruz. Dolayısıyla FIFA Dünya Kupası gibi dünyanın en önemli iki sportif organizasyonundan biri olan (diğeri Olimpiyat Oyunları’dır) böyle bir turnuvaya ev sahipliğini başarıyla düzenlemek an itibarıyla ülkenin birinci gündem maddesi konumunda.
Her ne kadar tarihin en zayıf Rusya kadrolarından birine sahip olsa da milli takımın gruptan çıkıp en azından çeyrek final görebilmesi sportif olarak da bu meşruiyeti pekiştirecek. Ancak objektif olarak baktığımızda Rusların Suudi Arabistan, Mısır ve Uruguay’ın bulunduğu A grubundan çıksa dahi son 16’da büyük ihtimalle Portekiz ya da İspanya ile eşleşecek olmaları final aşamasına kalamayacaklarını şimdiden gösteriyor gibi.
VAR, Salah ve ötesi
Rusya 2018’in öncüllerinden bir başka önemli farkı da ilk defa video yardımcı hakem uygulamasının bu kupada kullanılacak olması. ‘VAR’ kısaltmasıyla futbol literatürüne iki yıl önce giren bu sistem, geçtiğimiz sezon İtalya Seria A ve Almanya Bundesliga’daki deneme süreçlerinin ardından biraz da prematüre olarak hayatlarımıza girecek. Tabii Dünya Kupası vitrini sayesinde bu sefer küresel boyutta bir teste tâbi tutuluyor olacak.
Turnuvanın önüne geçebilir
Hakemlerin verdikleri önemli kararları bir video ekran desteğiyle anında gözden geçirebilmesini sağlayan bu sistemin birçok taraftarı olduğu gibi hayli eleştireni de var. Özellikle final maçları sırasında VAR sebebiyle yaşanacak muhtemel bir olayın kupanın önüne geçmesi, hem organizasyon sahibi FIFA hem de ev sahibi Rusya için ciddi sıkıntılara sebep olacak.
Dünya Kupaları her zaman döneminin en iyi futbolcuları için bir ‘er meydanı’ olmuştur. Kulüplerinde sayısız başarı yakalayan bu futbolcuların ‘tüm zamanların en iyisi’ unvanını kazanabilmeleri için rakiplerini bir bir kündeye getirerek bu kupayı kazanmaları beklenir. Rusya’da da “Messi mi Ronaldo mu” sorusu belki de son bir kez daha biz seyircilerin beğenisine sunulacak. Ancak bu kez futbolseverleri daha fazla heyecanlandıran başka bir kahraman var: Muhammed Salah.
Salah ‘sezonun en iyisi’ olmak için sahada
Geride bıraktığımız sezonda Liverpool formasıyla Şampiyonlar Ligi finali oynayıp Premier League’de de gol kralı olan Mısırlı futbolcu belki henüz tarihin en iyisi olmak için yarışmıyor. Ancak‘sezonun en iyisi’ olmak için boy göstereceği kesin. Sempatik kişiliği, ‘bonus’ saçları ve müthiş yeteneklerinin yanı sıra Müslüman kimliğiyle de fazlasıyla ilgi çeken 25 yaşındaki yıldız futbolcunun ülkesini üst turlara taşıması halinde 2018 yılının Ballon d’Or ödülünü almasına kesin gözüyle bakılıyor.
Salah’ın dünya çapında yarattığı bu etkiyi iki basit örnekle somutlaştırmak mümkün. Liverpool taraftarlarının Anfield’da onun için sıklıkla yaptığı ‘‘Senin için iyiyse benim için de iyidir. Birkaç gol daha atarsa ben de Müslüman olacağım’’ tezahüratını ve mart ayında ülkesi Mısır’da yapılan cumhurbaşkanlığı seçimlerinde aday olmasa dahi 1 milyonu aşkın seçmenin pusulalarına onun adını yazarak geçersiz oy kullanmasını gösterebiliriz.
Türkiye bu yarışın bir parçası değil ancak futbolun çekiciliği ve sosyal gücü artık siyasi sınırları aşmış durumda. Bir futbolsever olarak canlı maç yayınları ve sosyal medya sayesinde bu festivalin bir parçası olabiliyoruz. Rusya 2018 siyasi ve sosyal birçok soru işaretinin gölgesinde gerçekleşecek olsa da ilk düdük çaldığı anda tüm bu unsurları bir kenara bırakacağız ve futbol topunun büyüsüne kendimizi kaptıracağız.
Yazının orijinal yayın adresi: http://www.diken.com.tr/futbolseverlerin-kutsal-ayi-geldi-catti-rusya-2018de-bizi-neler-bekliyor/